Çok sıkıcı bir pazar günü geçiriyorum.Sabahtan beri kendimi dışarı atma çabası çöreklenip kalma durumuna dönüştü ve gün bitmek üzere. Sabahtan beri yaptıklarıma gelince kahvaltı, BAlkız'a çorba, BAlkız'ı uyutma, uyku arasında gürültü yapmadan yapılan mücver, BAlkız'ın uyanarak yanına uzanıp tekrar uyumasına yardımcı olma, yemek yeme, kocişin yaptığı böreği mideye indirme, çay demleme- yanında yine börek yeme, yeme-içme-yeme-içme , arkadaş bloglarına yorum yazma ve defalarca gönderilme hatası vermesi ve öfffff' leme.
Bazen yapacak çok şey varken ya hiç birşey yapmak istemeyiz ya da yapacak hiçbirşey bulamayız. Ben de her iki hal mevcut şu anda. Öffff ne kadar sıkıcı bir yazı oldu bu! Hemen bitiriyorum...
21 yorum:
Bana hiç sıkıcı bir pazar gibi gelmedi:))) Börekler,(hemde kocişin yaptığı) mücverler, çaylarr...
Rejim yapmaya çalışan birine çok güzel görünüyor doğrusu :(((
Şaka bir yana insan bazan hiç sebepsiz de sıkılabilir. Eli kolu kalkmaz. Eminim yarın dinç ve neşeli uyanacaksın...
Sevgiler...
Sıkıcı bir yazı değil yaşamın ta kendisi bu Zühre'cim.
BALkız! Hafta başlıyor benimde Baloğlana yapacaklarımı sıralamışsın, ne kadar iyi anlıyorum. çorba,uyku,uyanmaması için gürültü yapmama,uyanınca yanına yatıp tektat uyurmu diye çaba.
En güzel pazarların olsun canım.
ASUMANCIĞIM, ne güzel yazmışsın valla güldüm hem de çok güldüm.Pazarın en güzeli sensin vallahi :))) Sevgiyle kucaklıyorum canım benim. Bak hala gülüyorum :))))
YAŞAMIN KIYISINDA; Nurcuğum canım benim,haklısın en kötü günümüz böyle olsun değil mi? Baloğlanın en boğumlu yerlerinden ısır benim için. Sevgiyle kucaklıyorum seni de.
sıkıntıdan alınan yüzlerce kalori :)))
Buralarda da durum farklı değil Çoban Yıldızı. Yağmur ve sis gün boyu tepemizden gitmedi. Hiçbir iş yapmadan, bilgisayar, mutfak, salon üçgeninde dolanıp durdum.
Çocukların abur cuburlarından bir kaçını mideye indirdim ve pişman oldum:(
Yarın acilinden bilmem kaçıncı kez bozduğum rejime yine başlamalı:)
Benden de boş geçen güne kocaman bir PÖFFF!!
Güzel bir hafta dilerim, sevgiler
NEWBAHARCIĞIM, haklısın ben de her hafta başı rejime başlıyorum ama aynı gün de bozuyorum :)) Bahar bir türlü gelmedi ondan mıdır sence bu bıkkınlık ve sıkıntı. Şöyle güneş gösterse kendini,ısıtsa iliğimizi kemiğimizi ne güzel olurdu.
Sana da bugünden çok daha güzel ve bol güneşli bir hava diliyorum. Sevgiyle kucaklıyorum...
Öyle demeee :))
Sadece Balkız bile yeter sana aslında.
Yanında bir sürü güzellik daha varmış üstelik.Off diyorum.Börekler, çaylar..
Yazı sıkıcı falan değil.Çok samimi..Çoğumuzun sırf Pazar diye yaşadığı haller :))
Sağlığımız yerinde olsun yeter ki gerisi boş Zührecim, bi'tanecim :)
Fotoğraftaki bebiş ne tatlı öyle, yerim onu ben..
Sevgilerimle canım..
ZEUGMAM canım benim, haklısın aslında. Ben oldum olası pazarları hiç sevmem,belki ondandır. Pazar dendiğinde aklıma ilk gelen çizgili pijama olur her nedense :)))Bir de futbol maçları :))))
CAnım benim, BAlkız'ı bu gece bir de senin için öpeceğim. İyi geceler Zeugmam, iyi haftalar olsun. Kocaman kucaklıyor ve sevgielr gönderiyorum.
Pazarları zaten sıkıcı değil midir hep? Bence pazartesi sendromu pazar günü yaşanan sıkıcılıktan kaynaklanıyor. ertesi günün güzel olacağını hayal ediyoruz ama değişen bişi olmayıncada sendrom patlak veriyor.
benim pazarlarım dalan yeşil sabun kokar hep? senin ?
Tüm sıkıntını yazıya aktarmışsın zührem. Yalnız eniştenin börek faslında ve balkızın elma yanaklarını düşününce rengim yerine geldi diyebilirim. Bu pazar bende aynı sıkıntıyı yaşadım. Pencere kenarındaki divana mıhlanarak dışarıyı seyredip durdum daha çok. Miroşa bugün yemekler senden dedim, demez olaydım. Sabah öğlen akşam sütlü cornfleks yedirdi küçük hanım bana. Allahtan bir iki meyva tabağı götürdümde kendime geldim diyebilirim.
Bırak sıkıldığımız günlerde olsun zührem. Hepsi bizim değilmi nede olsa. Biz hepsiyle birlikte biz olup birbirimizi kucaklayıp, sevebiliyoruz. Balkızı o tontiş yanaklarından öpüyorum. Hamarat enişteye selam eder, zührem seninde gözlerinden öperim canım arkadaşım.
Ahmet
peki pazartesi nasıl Zühre'cim.
Önümüzdeki ay bir Beyoğlu günüsü yapalım seninle:)))
Şu Sıra Selvilerde ki bilumum sanançılarının oturduğu kahve var ya, orada oturalım hatta:)))
Çook öptüm...
Sanırım anlıyorum, birşey yapmak istersiniz yapamazsınız, onu yapamadığınız gibi başka şeylerde ters gidip tuz biber olur.:)
Bende dün köydeki evime gittim çok puslu bir hava vardı yağmur yağsammı yağmasammı diye düşünüyordu neyse çiçekler ektim evi havalandırdım maksadımız bir kaç gün kalıp köpeğimizi bırakmaktı duman (köprğimiz)hastalandı apar topar döndük veterineri yediği bir şey dokunmuş dedi ama bütün planlarımı altüst etti bu gün gayet iyi kediyle boğuşuyor evin dumanını attırıyor acaba bırakacağımızımı anladı da hastalandı:)))sevgilerimle...
ŞENİZCİĞİM, dalan yeşil sabunu ouyunca koca bir kahakaha attım. Ne hoşuma gitti bir bilsen.Eskiden şofben yok, termosifonlar vardı.Ve pazar geceleri yıkanma günüydü.Annen sırtım ve kafama vura vura sabunlardı sanki daha çok kir çıkacak öyle :)))))))) Çok sağol, ne güzel bir hatırlatma oldu bana.Bundan sonra ben de çizgili pijama ve futbol maçına veda edip izninle yeşil dalan sabununa ortak çıkayım olur mu? Sevgilerimle arkadaşım benim.
KARA KALEM,AHMET'İM BENİM; demek hepimizin pazarı böyle bıkkın geçmiş.Miroş'a çok güldüm, canım benim o.Ne yapsın ama babişkosu o yaşta patlıcan oturtma yapacak hali yok değil mi :))))
HAklısın Ahmet'im tüm sıkıntılarımız böyle nedensiz olsun.Miroş'un o tomtik yanaklarından sıkıştıra sıkıştıra öpüyorum babası. Seni de sevgiyle kucaklıyorum canım arkadaşım.
LALECİĞİM, canım benim pazartesini görünce yüreğim hooop etti,bugün pzt. eyvah geç mi okudum acaba diye.Sonra rahatladım.Eveeeeeet önümüzdeki ay başında artiz kahvesinde buluşuyoruz o zaman. MAil adresine cep telefonumu yazacağım canım benim.Hberleşip görüşüyoruz. Çoook öpüyorum.
ONUNCU KÖYÜN ADAMI, Mesut Bey, evet dün benim için öyle günlerden biriydi.Ama neyse geçti;hatta bugün bile :)))) Sevgilerimle.
BİLGECİĞİM, ben o Duman'a kıyamam. Annesi bilmez misin köpekler hiç büyümeyece çocuklardır aslında. Kesin hissetmiştir orada bırakılacağını.Ahhhh ben kıyamam ona. Üzüm üzüm bakmıştır sana, eşinle konuşmalarını dinleyip anladıktan sonra da hemen hastalık operasyonunu kurmuştur. Ne iyi yapmışsınız bırakmamakla;alışmıştır size çok.Önümüz bahar, köy evinin rahatlığına alıştığında bu sefer oradan gelmek istemeyecek eminim. Sevgilerimle Bilgeciğim. Duman'a sıkı sıkı sarıl benim için olur mu?
Şu yazdıkların o kadar güzel şöyler kiiiii... İyi ki varlar, iyi ki uğraşıyorsun... :)))
Sevgiler...
SEVGİLİ SUSKUN BİR ADAM, Haklısın. Bazen nankörlüğü tutuyor insanoğlunun değil mi :)))))Sağol canım benim!Sevgilerimle arkadaşıma.
Yapacak çok şey varken hiçbir şey yapmak istemiyorum ben de bu sıralar ve pazarım benim de çok sıkıcı geçti, havalardan mı acaba.
Fotoğraftaki bebişin o suratsız suratını yerim benn:))
Sevgiler canım
(bloguma yorum bırakamama sorunun düzeldi mi)
Elimizdekiler çok kıymetli,o kadar kıymetliler ki,onlara biraz sitem,biraz(azıcık)işkence,biraz surat etmekten zevk alıyoruz.Eksik olmasınla da,onlar da bize yapsınlar.Bahar gelince böyle oluyor.Az da nazlanamak geliyor,şımartılmak istiyoruz galiba.
Neşeli bir yazı.
sevgiler.
ÇINARCIĞIM,bu sefer bloğun a yorum yapabildim sanıyorum.Bu havalar beni mahvetti desem :)))Sevgiler gönderiyorum.
RAMAZAN BEY, SEVGİLİ HOCAM; Sanırım insanın sevdiklerine nazı geçermiş. Benim ki de o hesap :))) En kötü günlerimiz öyle olsun değil mi, hepimiz için.Birarada geçirdiğimiz her gün için şükretmeli aslında. Sevgi ve saygılarımla.
bütün pazarlar böyledir zaten; sıkıcı...
Pazardan sonraki pazarda geçti nerdesiniz.:) M.Köydeki branc buluşmasından haberiniz olmuştur, keşke gelseydiniz, çok güzel geçti.
ONUNCU KÖYÜN ADAMI;
Ahhhhh Mesut Bey ahhhh, o kadar çok istedim ki gelmeyi ama yurtdışından misafirlerim vardı; bir taraftan da taşınma işleri. Çok kötü bir zamana tesadüf etti.Umarım en kısa zamanda bir daha buluşma olur da ben de aranızda olabilirim.Önümüz de yaz nasıl olsa..Buluşma notlarınızı okudum, gerçekten güzel geçmiş.
Yorum Gönder