13 Kasım 2011 Pazar

KÖPRÜ

İstanbul'a ilk geldiğim yıllardı. Rutinliğin hayatıma hükmetmediği, şehrin tadını çıkarttığım zamanlardı. Aylaklığın avare düdüğü egemendi . Cihangir' den Taksime vurur , oradan kule dibine iner  Galata Kulesi'nin içinde soluğu alırdım. Başka da bildiğim yer yoktu ve tek arkadaşım da orda çalışırdı. Ama İstanbul benimdi. Tadını çıkara çıkara keşfettim her yeri,  kare kare dantel inceliğinde...

Tüm bunları hatırlamama sebep olan şey ise uykuya dalarken kendimi bulduğum pencere kenarıydı . O pencerede , yurtdışına çok sık uğurladığım eşime el sallarken buldum kendimi. Neler yapacağımı düşünüyordum bir bir. Kahvaltıdan önce Doxy dışarı çıkartılacak,ortalık şöyle bir toplanacak ; daha sonrası yukarıda anlattıklarımdı. Ver elini İstanbul !




Uyumak için debelenirken geçmişten gelenler içime ferahlık kattı...Son zamanlarda hep serzenişler duyuyorum. Aranamayan, gidilemeyen dostlar..Özlenen ama birlikte olmak için gerçekleştirilemeyen planlar...Geçen yıllar...


Yorgunluğun bedenden çıkıp ruha çöreklendiği , bir türlü çözüm bulamayan insanın, karşıdan görünen hali "huzur", içinde yaşanılan gerçeği ise " kabul ediş"  tir. İşte asıl gerçek budur. Huzur dıştan görünen janjanlı bir ambalajdır.


Anıların kendini üzen detaylardan sıyrılıp da sadece mutlu ettikleriyle geri dönmesi arasındaki mesafe uzun, çok uzun ! Şimdi benle, beni mutlu edenlerle yanı başımda duruyor ve gülümsüyor. Yaşadıklarına güven, diyor. Sayfalar aralanırken gözümü alan ışık , bana bilmediğim  o yolda rehber olup cesaret vereceğini söylüyor ....İnanıyorum yaşadıklarıma ,sebeplerine ; sonuçlarıyla birlikte bugün adına . 


Dün ile bugün arasındaki köprüden korkusuzca geçen benin yarın için randevusu yok . Ama kapısı ardına kadar açık,bekliyor... 

15 yorum:

Asuman Yelen dedi ki...

Çok iyi geldi bu yazı bana gecenin bu saatinde. İçten yürekten yazıldığı hani apaçık ortada olan türden. Geçmişle barışmak, kötüleri ayıklayıp kalanla mutlu olmak. Geleceğe dair umudu canlı tutmak...
İzninle huzurla ilgili küçük bir katkıda bulunmak istiyorum. Huzur evet "kabul ediş" demektir gönül rahatlığıyla. Ama asla "boyun eğiş" değildir. Çaresizlik içermez. Bu ayırımı yapabilmek için sanırım en az bir yirmi seneye daha ihtiyacın var. Huzur yakalanınca çok değerlidir. Gerçektir. Burada biraz ters düştük ama umarım Asuman Ablanın tecrübelerine güvenirsin:)
Sevgiyle öpüyorum seni...

ÇOBAN YILDIZI dedi ki...

Benim de bu küçük ama değeri büyük hatırlatmaya ihtiyacım vardı Asuman Ablacığım.Yorumun içime daha da ferahlık kattı inan...Tecrübelerine güveniyor, verdiğin dğer için teşekür ediyorum. Kucak dolusu sevgilerimle!

laleninbahcesi dedi ki...

Zührecim,İstanbulu keşfetmeye,onun kalbinden başlamışsın.Her kula nasip olmaz bu.
Ne kadar planlamaya çalıştık olmadı var bunda da bir hayr diyorum. Demekki şahane bir karşılaşma hazırlıyor bize evren.

Çook öpüyorum, iyi pazarlar

ÇOBAN YILDIZI dedi ki...

Evet Lale Ablacığım :)) Bahsettiğim dostlarımın içinde sen de varsın, görmek için planlayıp planlayıp gerçekleştiremediğim ve her aklıma geldiğinde bu sebeple üzüntü duyduğum... Ama haklısın; bence de şahane bir karşılaşma ,buluşma olacak bizimki biliyorum !
Sana ve tatlı ailene de iyi pazarlar Lale Ablacığım.Sevgi ve selamla!

Zeugma dedi ki...

Sevgili Zühreciğim, gecenin orta yerinde yoğunlaşan anılarla duyguların yüreğinden taşıp klavyeye öyle güzel dökülmüş ki.Bambaşka akmış. Ben de duygulanarak okudum. Hem de birkaç kez :)
Sevdiklerin yanıbaşında. İstanbul ona keza. Her daim gözünün önünde.Işıklar içinde gülümsüyor ve kucaklamaya hazır...
Bundan daha güzel bir şey yok bence..

Sevgiyle kucaklıyorum seni...

hayat izlerim dedi ki...

İnsanın yaşadıklarına güvenmesi çok özel bir duygudur bence.
Yazınızı okurken kendimden çok şey buldum, sevgiyle kalın ...

hayat izlerim dedi ki...

İnsanın yaşadıklarına güvenmesi çok özel bir duygudur bence.
Yazınızı okurken kendimden çok şey buldum, sevgiyle kalın ...

Esin Bozdemir dedi ki...

Sevgili Zühreciğim,
Anılar(ın)dan süzülerek gelen içten duygularını aktardığın yazında; kendi kendinle içselleştirdiğin ama aslında çoğumuzun da yapageldiği muhakemeleri dile getirmişsin bir anlamda... İstanbul gibi daha keşfedilecek ne çok şey var bu hayatta!..ama en çok da birlikte paylaşıldığında keşiflerin bir anlamı var!.Yaşadıklarımızdaki en somut şey bizi o'na (sevgiliye, hayata..vs..) bağlayan 'inanmak' bence...Sevgi(ni) atfettiğin her şeyde en güçlü olan duygu bu bence!..kabullenişler sorgulanmaya başlandığında inançta bir anlamda sorgulanır!..Asuman Hanım'ın altını çizdiği huzur ve kabul ediş ama asla boyun eğmemek ayırdına bende katılıyorum..Hayat her yönü ile karşılıklı vermek ve almak!..ama severek verilen hiç bir şey yük gelmiyor insana hele ki sevginin karşılığı sevgi ile alınınca!..hesabı da tutulmuyor!.kabul edişlerde gönüllü oluyor zaten..:))

huzur içinde, saygıyla sevgiyle dolu ve inandığın yolda, sevdiklerinle birlikte paylaştığın, nice güzel zamanların olsun Zühreciğim...

İyi haftalar dilerim...sevgilerimle...

Yaşamın kıyısında dedi ki...

Seni mutlu edenler yanıbaşından hiç eksik olmasın Zührecim.
Sen istediğin müddetçe o köprüden defalarca korkusuzca geçeceksin.
Yıllara acıma,yıllara acırsan seni ezerler canım, bugün istediğini bugün yap yarına sakın güvenme o yarın ki seni hep aldatır.
Sevgiyle

Puzzle. dedi ki...

Nice insanın duygularını dile getirip kaleme aldığının farkındamısın bilmiyorum,okudukça kendimden bir parça bulduğum demek ki bir ben aynı duyguları yaşamamışım yaşayanlarda var diyebildiğim bir paylaşımı aldım yüreğimde tuttum,insan olmanın insanca duygusal yanlarını taşıyan şu yüreklerimizde dile getiremediğimiz içimizde ertelemelere bıraktığımız,olanaklar ve olumsuzluklara rağmen.Yarınlarının daima sevdiklerizle huzurlu mutlu günlere adımı olsun sağlıkla kalın :)..

ÇOBAN YILDIZI dedi ki...

Haklısın ZEUGMAcığım,çok şanslıyım.Allah sevdiklerimden ırak tutmasın beni..Sevgiyle bakan gözler en büyük kazanç!

Sevgilerle canım arkadaşım!

HAYAT İZLERİM,bloğuma hoşgeldiniz! İnsanın bir başkasıyla aynı şeyleri hissettiğini bilmek yalnızlık duygusundan uzaklaştırıyor ve daha güçlü kılıyor.

Sevgilerle!

ESMİR;Esinciğim yazını defalarca okudum hemde yazdığın günden beri dönüp dolaşıp :))Öyle doğru şeyler yazmışsın ki, hepsini içime yazdım.Evet inanmak çok önemli ve çok da güçlü bir duygu.Ve bu denli güçlü bir duygu karşısında yorulmamak zor.Yorulduğunu farketmek bile huzursuzluğunun baş kahramanı olabiliyor ve hırçınlaştırıyor :))

Tüm temennilerin için çok teşekkür ederim. Bu postu arada dönüp dönüp okuyacağım. Kocaman sevgilerimle!

didem dedi ki...

Ne guzel yazmissin Zuhre'cim. Hayatimiz hayaller planlar ozlem duyduklarimiz, kurulan yikilan koprulerle geciyor. Insa ettiklerimiz ve kalbimizde yasattiklarimiz olmasa napardik...

ÇOBAN YILDIZI dedi ki...

Canım NUR'UM,haklısın yeter ki isteyelim değil mi? Yarın'ı bilmek mümkün değil,bugünü kucaklayalım sağlıkla,mutlulukla... Kocaman sevgimle!

Sevgili PUZZLE inan bilmiyordum; öyle içimin sıkıldığı bir gece yatağımdan kalkıp yazdığım cümlelerin başkalarının da yüreklerine değmesi hissettiklerimin tek ben de vücut bulmamış olması ne güzel! Yalnız değilmişim :) Yarınlarımız daima aydınlık olsun sevgili Puzzle! Sağlıkla kal; sevgilerimle!

Haklısın herşey bizler için DİDEMCİĞİM. umarım o köprüler hep sağlam olur !! Sevgiyle kucaklıyorum seni!

didem dedi ki...

Zuhre'cim sana ugradim...Nasilsin?

ÇOBAN YILDIZI dedi ki...

Canım Didemciğim, fena hasta oldum,iyileşmeye çalışıyorum,çok uzun sürdü iyileşmem :(( Canımsın,içine doğdu sanırım :))

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...